DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN KAHVE DÜKKANLARI | BÖLÜM 2
HAMMOCK CAFE (JAPONYA)
Rahat ve keyifli hamaklar varken kimin sandalyeye ihtiyacı var ki? Tokyo'daki Mahiko Mano'nun - diğer adıyla Hammock Cafe and Gallery'nin - konsepti de bu zaten. Hammock Cafe, dört ayaklı kabuslar olan sandalyeleri çöpe atarak müşterilerin ayaklarını tam anlamıyla yerden keserek çay ve kahve servisi yapıyor.
İçerisinde sandalye bulunmayan kafe, huzurla ileri geri sallanarak kitap okuyan insanlarla dolu huzurlu bir atmosfere sahip.
STUMPTOWN COFFEE ROASTERS (AMERİKA)
1999 yılında kurulan Stumptown'ın şu anda Amerika'nın hemen her yerinde şubesi bulunuyor. Ama bunların içinde favori olanı, tur atarken test edebileceğiniz Portland Limanındaki yaklaşık 3500 metre karelik alandakidir.
Marka, kahve yapımcılarıyla direk ilişki kurmak ve çekirdekler için adil ücret ödeme pratiğinin öncüsüdür.
ANTICO CAFFE GRECO (İTALYA)
İtalya'nın en eski kafesi sayılabilecek Antico Caffe Greco'ya mutlaka uğramalısınız. 200 yıldır durmaksızın belli belirsiz dumanı tüten sıcacık kahveler yapan Antico Caffe Greco farklı yıllarda da olsa genç sanatçıların Roma'da uğradığı bir yermiş. O genç sanatçılar arasında Byron, Shelly, Goethe, Gogol da varmış. Hatta Gogol'un Ölü canlar eserini buradaki masalardan birinde kahvesini yudumlarken yazdığı düşünülüyormuş. Antico Caffe Greco o kadar meşhurmuş ki o dönem bir rehberde hangi saatlerde gidilirse sanatçılar ile karşılaşılabileceği bile yazıyormuş.
CAFE CENTRAL (AVUSTURYA)
1876'da kurulan, Sigmund Freud, Leon Trotsky'nin uğrak yeri olan bu efsanevi kahveye uğramadan Viyana gezisi yapmış sayılmazsınız. Bugün hayranlık uyandıran avizeler ve mermer sütunlarda turistler için hotspot hizmeti var.
BARISTA PARLOR (AMERİKA)
Barista Parlor, 2012 yılında, eski bir garajdan şık ve havadar bir kahve mekanına dönüştürülmüş. Kahve listesi, alanındaki en iyi ve en kapsamlı olan listelerden biri. Baristalar yerli malı deri önlük ve papyon takıyorlar.
CAFE CRAFT (PARİS)
Yer bulunamayacak kadar dolu bu özel mekanda olur da yolunuz düşerse sıradan bir kahve içmenin dışında, Paris'te belki de hayatınız boyunca deneyimlediğiniz en özel kahve içimlerinden birine misafir olacaksınız.
Rahat ve keyifli hamaklar varken kimin sandalyeye ihtiyacı var ki? Tokyo'daki Mahiko Mano'nun - diğer adıyla Hammock Cafe and Gallery'nin - konsepti de bu zaten. Hammock Cafe, dört ayaklı kabuslar olan sandalyeleri çöpe atarak müşterilerin ayaklarını tam anlamıyla yerden keserek çay ve kahve servisi yapıyor.
İçerisinde sandalye bulunmayan kafe, huzurla ileri geri sallanarak kitap okuyan insanlarla dolu huzurlu bir atmosfere sahip.
STUMPTOWN COFFEE ROASTERS (AMERİKA)
1999 yılında kurulan Stumptown'ın şu anda Amerika'nın hemen her yerinde şubesi bulunuyor. Ama bunların içinde favori olanı, tur atarken test edebileceğiniz Portland Limanındaki yaklaşık 3500 metre karelik alandakidir.
Marka, kahve yapımcılarıyla direk ilişki kurmak ve çekirdekler için adil ücret ödeme pratiğinin öncüsüdür.
ANTICO CAFFE GRECO (İTALYA)
İtalya'nın en eski kafesi sayılabilecek Antico Caffe Greco'ya mutlaka uğramalısınız. 200 yıldır durmaksızın belli belirsiz dumanı tüten sıcacık kahveler yapan Antico Caffe Greco farklı yıllarda da olsa genç sanatçıların Roma'da uğradığı bir yermiş. O genç sanatçılar arasında Byron, Shelly, Goethe, Gogol da varmış. Hatta Gogol'un Ölü canlar eserini buradaki masalardan birinde kahvesini yudumlarken yazdığı düşünülüyormuş. Antico Caffe Greco o kadar meşhurmuş ki o dönem bir rehberde hangi saatlerde gidilirse sanatçılar ile karşılaşılabileceği bile yazıyormuş.
CAFE CENTRAL (AVUSTURYA)
1876'da kurulan, Sigmund Freud, Leon Trotsky'nin uğrak yeri olan bu efsanevi kahveye uğramadan Viyana gezisi yapmış sayılmazsınız. Bugün hayranlık uyandıran avizeler ve mermer sütunlarda turistler için hotspot hizmeti var.
BARISTA PARLOR (AMERİKA)
Barista Parlor, 2012 yılında, eski bir garajdan şık ve havadar bir kahve mekanına dönüştürülmüş. Kahve listesi, alanındaki en iyi ve en kapsamlı olan listelerden biri. Baristalar yerli malı deri önlük ve papyon takıyorlar.
CAFE CRAFT (PARİS)
Yer bulunamayacak kadar dolu bu özel mekanda olur da yolunuz düşerse sıradan bir kahve içmenin dışında, Paris'te belki de hayatınız boyunca deneyimlediğiniz en özel kahve içimlerinden birine misafir olacaksınız.
DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN KAHVE DÜKKANLARI | BÖLÜM 2
Reviewed by Pelin Pekbilir Öztürk
on
Kasım 25, 2017
Rating:
Hiç yorum yok